Pazartesi, Ağustos 14, 2006

Kızılcahamam Macerası...


Ankara Kızılcahamam'a gittiğimden daha önce bahsetmiştim. Şimdi oradaçektiğim resimlerden cicilerini yayınlamak istedim...

Bu şahıs ( babam olur kendisi ) bizi yüksek stres altında götürmüş resmen yaa. Pedallardan pek hoşlanmıyoda :) Sağ salim burada olduğumuz için binlerce şükür...



Hiç araba kullanırken bağdaş kurduğunuz oldumu? Sakın denemeyin...



Giderken...



Kara gözüktü. Asya Kızılcahamam Termal Tesisleri...



Bunlar Park Evler, biz görmüş olduğunuz resimdeki kısaboylu olan blogta idik. Tesislerin tam ortası merkezi biyerdi yani...



Diğer evler...



Diğer Evler...


Bizim bulunduğumuz evin manzarası...


Zaaman tünelinden ( bunu ben uydurdum, bir binadan diğerine geçmek için yapılmış bi tünel ) manzara....



Şirin bi köprücük, süs havuzunun üzerine yapılmış...



Süs havuzu...



Tepeden akşam üstü kızılcahamam...




Süs havuzu gece...




Zaman tuneli, gece de çok bi hoş gözükmüş diiimii?...




Mescidin mükemmel kapısı. İçide çok güzel, tavanı öyle bi yapmışlarki yıldızların altında gibi hissediyorsun kendini. İçerininde resmini çektim ama becerememişim güzel olmadı...




Mescidin mini şadırvanı akvaryumlu...




Çalışkan balık, bu zavallı balık ( turuncu olandan bahsediyorum ) sabahtan akşama kadar akvaryumun içindeki kumları ortasından kenarına taşıyor. Nedeni ise bilinmiyor ve bunu gizli yapmaya çalışıyor. Ortadan aldığı kumları biz bakarken asla bırakmıyor kenara. Bizde ona bakmıyor numarası ile onu yakaladık. Utanıyor galiba...




Asya termal tesislerinden çıkıp Kızılcahamam merkezine gezmeye gittik. İlçe merkezindeki şelaleye bi kaçtane maket gemi yerleştirmişler. İşleri oldukça zor görünüyor. Tırmanmaya devam :)




Esin ( kardeşim )'in objektifinden...




Buda benden...




Tesislere geri dönerken yol üzerinde gördüğümüz bir su reklamı, dev bir damacana...




Aslında 15 günlük olan tatilden, annemi orada bırakarak biz 4 kardeş geri İstanbul'a döndük. Keşke esra'da ( Australia'daki kardeş ) olsaydı çok zevkliydi hem tatil hem yolculuklar, aslında yokda sayılmazdı çünki hep dilimizdeydi varmışcasına...




Dönerken...




Uzun bi yolculuktan sonra İstanbul'a geldik. İnanın aklım orada kaldı. Hayır annemde değil biz oradan ayrılırken babamda İstanbul'dan ayrıldı. Biz varınca oda vardı. Benim aklım yüzme havuzunda ( tam öğrenmişken bırakıp geldiğimden heralde )ve fitness salonunda ( bünyem tam alışmışken yani artık hiç bi yerim ağrımıyordu son günlerimde, birazdaha kalsaydım keşke ) ençok bunları sevmişim galiba. Şunuda yazmak istiyorum, müthiş saygı ve ilgi var konaklayan misafirlere. Ayrıca temizlik ve güvenlikte benden tam not aldı yani. Amaan eleştirmen gibi konuştum yani haa...
Orada iki cici arkadaşla tanıştım, Tuba ve Aysel. Görevleri nedeniyle orada oluyorlar her hafta sonları. Nasıl dayanıyorlar bilmem herhafta İst.'den Ank.'ya... Onlara kolay gelsin ve yine görüşürüz inşallah diyorum...

6 yorum:

nagice dedi ki...

resimlerin hepsi ayrı güzel.sanki gitmişcesine oldun valla
ama amcanın arabasında gitmek cesaret ister doğrusu.
aman allah korusun yapmasın öyle şakalar..
gerçi benimde abim bir keresinde düşen sigarasını aramak için eğil di ve biz çığlık çığlığa.akan trafik.aman allahım ne an dı.yaşadım bi anda.neyseki eşim direksiyonu tuttuda bir faciadan kurtulduk.

Tuhfe dedi ki...

Harika kareler yakalamışşın. Kısmet olurda yolumuz düşerse yabancılık çekmeyeceğiz sayende.

Sevgilerimle.

Adsız dedi ki...

Resimler çok güzel Nazlı. Eminim tatilin de bir o kadar güzel geçmiştir. Eee tam kadro ordaymışınız. Düşünemiyorum eğlenceyi. Ama geçmiş olsun demekten de kendimi alamıyorum. Dayım şoförlük olayını aşmış artık. Bir çayı kahvesi eksik. Benim babamda çılgındır ama dayımın eline su dökemeyeceğini ispatlamış bulunmaktasın. (dökemesin de zaten)He birde boynuz kulağı geçermiş derler. Senin şoförlüğün de böyle mi kuzencim:))) Sevgiler...

Rengarenk dantel dedi ki...

ewet eğlence harikaydı. allah tekrarını nasip etsin. ewet giderken acık canımız burnumuzda gittik ama naapalım dönüşte en ii firma ile döndük. can güvenliğimiz iyiydi....

Yanlız çok güldürdün beni şurda "Benim babamda çılgındır ama dayımın eline su dökemeyeceğini ispatlamış bulunmaktasın. (dökemesin de zaten)" dokmesinde gerçekten lazım değil :)

Boynuz ve kulak meselesine geleyim, imkansız ! geçmesi imkansız ötesi... çünki ben serçe parmağımı bile direksyondan kaldırmıyorum, hatta göz kapaklarımı kapama refleksim minimum düzeyde çalışıyor o anda. Zaten aradabi kullanıyom, yaz günü eşim 'adrenalin iyi gelmiyor'diyerek beni atlatıyor da :(

Rengarenk dantel dedi ki...

tuhfecim seni görmek çok güzel, umarım gidersin çok güzel oralar.

Nagihancım kötü bişey atlatmışınız allah korumuş.. babam yollara güvendi tabi bide arabanın pedalları kullanmama özelliğine. bazı arabalarda varya otomatik olayı. ankara yolunda olabiliyo anca zaten. ondan normal arabada yapmaz yapılamaz zaten...

Meral dedi ki...

Nazlıcım fotoğraflar muhteşem. Çok güzel bir tatil geçirmişsin belli yemyeşil bir ortamda için açılmıştır. Bu sene ben tatil yapamayınca böyle imrenerekten baktım gitmiş kadar oldum darısı benim de başıma seneye artık inşallah